8 Nisan 2012 Pazar

ANNEM BANA DEDİ Kİ:

    Annem bana dedi ki büyümek çok güzelmiş. İnsan büyüyünce lunaparka tek başına gidebilirmiş, hem de her gün. Atlıkarıncaya doya doya binermiş.


    Annem bana dedi ki büyümek çok güzelmiş. İnsan büyüyünce okula koşa koşa gidebilirmiş. Hem de hiç yere düşmeden. İnsan büyüyünce salıncakta daha yükseğe, en yükseğe sallanabilirmiş.


    Annem bana dedi ki büyümek çok güzelmiş. İnsan büyüyünce arkaaşlarıyla hiç kavga etmezmiş. Barbie bebekler için bile kavga etmezmiş. Oyun oynarkeen mızıkçılık da etmezmiş.
  
     Annem bana dedi ki büyümek çok güzelmiş, eğer insan yıldız perisi kadar şanslıysa aşık bile olabilirmiş. Aşık olmak da çok güzel miş ama piçlere değil adamlara aşık olmak güzelmiş. İnsan aşık olduğunu kimseye söylemezse aşk onun içinde hep büyürmüş. İnsan büyüyünce çok mutlu olurmuş Hele yıldız perisi kadar şanslıysa daha da mutlu olurmuş.


     Ablam büyüdü ama annem bana onun neden lunaparka gitmediğini söylemedi. Ablam -annemim zoruyla- beni lunaparka götürürse atlıkarıncaya da binmiyor. Hiç binmiyor ki. Hem ablam okula yürüyerek gidiyor. Acelesi varsa otobüse biniyor ama hiç koşmuyor. Annem ba ablamın neden koşmadığını söylemedi. Ablam salıncağa da binmiyor. Hiç binmiyor ki. Hem ablam arkadaşlarıyla evcilik de oynamıyor. Ama arkadaşlarıyla kavga ediyor.
     
     Ablama aşık olmak çok mu güzel dedim, ablam ağladı. Niye ağlıyor anlamadım. Annem bana insan çok mutlu olur demişti. İnsan yıldız perisi kadar şanslı olduğu için çok  mutlu olurmuş işte.  Belki de ablam bir piçe aşık olmuştur. Anneme sordum annem dedi ki ablanın gözüne toz kaçmıştır. İnsanın gözüne toz kaçtı diye insan bütün gece ağlar mı ki? Bilmem, anneme bunu hiç sormadım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder